Kayıtlar

Mayıs, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kelime, Söz ve Kitap

Kelime, Söz ve Kitap "İnsanlar konuşa konuşa, hayvanlar koklaşa koklaşa anlaşır" diye bir atasözümüz vardır. İletişim kurmanın en temel yolu konuşmada birbirimize kelimeler yoluyla duygu, düşünce ve durum bildiririz. Kelimeler anlam yüklüdür, cümleler ise bu kelimelerden oluşan bir anlam yumağıdır. İnsan inşa edeceği cümleyi bilgi dağarcığındaki kelimelerle ifade eder. Seslendirdiğimiz cümleler bizim eserimizdir ve artık sözümüz olmuştur. Derler ya "kişi söylediğinin esiri, söylemediğinin hakimidir", aslında hakim olduğunu dile getiren kişi bilgedir, hikmetlidir. İçindeki gizli uyarıyla birlikte söz söylemenin vebalini belirtir bu veciz ifade aslında. Günümüz insanı kelimelerin anlamından ve bağlamından kopmuş söz müsrifi bir halde konuşuyor, yazıyor. Herkesin, her an ve her yerde her konuda konuşması gerekiyormuş gibi mütemadiyen kelimeleri ardı ardına boca eden bir densizlik almış başını gidiyor. Bu durum iletişim değil tamamen bir kakofoni, yani ses itişmes...

Bizim Bayramlarımıza Ne Oldu?

Resim
Bizim Bayramlarımıza Ne Oldu? İlk defa bu bayramda coronavirus sebebiyle sokağa çıkma kısıtlaması var. Evet çok farklı bir bayram yaşayacağız. Evde kalacağız, yalnız bir bayram yaşayacağız. Fakat hatırlamakta fayda var; belki 25-30 yıldır bayramlarımız çok değişti. Sanırım seksenli yıllarda başlayan çalışanlar için uzun (uzatılmış demek daha doğru) bayram izinleri çoğu zaman hafta tatilleri ile birleşince dokuz güne ulaştı. Bu süre neredeyse bir çalışanın yıllık izin süresi kadar bir tatil demektir. Modern çağın sunduğu geniş imkanlar ile otomobil sahibi olan hane sayısının artması, turizm tesislerinin nispeten ucuzlaması(veya  hane halkının gelir seviyesinin artması), çocuk sayısının azalması, tatil kültürünün değişmesi ve en önemlisi yeni neslin geleneksel hayattan uzaklaşarak modern batılı yaşam tarzının etkisinde kalması ile bayramlar Bayram olmaktan çıkıp çoktan "tatil"e dönüşmüştü. Bu modern bayram zamanlarında çalışan büyük nüfusun yaşadığı şehirler boşa...

Bayram Ola, Alvarlı Efe

NUTK-İ ŞERÎF Cân bula cânânını Bayrâm o bayrâm ola Kul bula sultânını Bayrâm o bayrâm ola Hüzn ü keder def' ola Dilde hicâb ref' ola Cümle günâh af ola Bayrâm o bayrâm ola Mevlâ bizi afv ede Gör ne güzel 'ıyd ola Cürm ü hatâlar gide  Bayrâm o bayrâm ola Feyz-i mehabbet-i Hakk Nur-i hidâyet siyâk Cennet-i a'lâ durak  Bayrâm o bayrâm ola Hakk'ı seven merd-i şîr Kalbi olur müstenîr  Allah ola destigîr  Bayrâm o bayrâm ola El tuta kitâbını Dil tuta hitâbını Cân tuta şitâbını Bayrâm o bayrâm ola Mevlâ'yı cândan seven  Rızâ-yı Hakk’a eren  Lutf-i Hudâ'ya güven  Bayrâm o bayrâm ola Hakk’ı seven dil ü cân  Aşkı eden heyecân  Feth ola bâb-ı cinân  Bayrâm o bayrâm ola Ganîler ede kerem  Ref’ ola derd-i verem  Sahî ola muhterem  Bayrâm o bayrâm ola Nûr-i hidayet dola  Dilde hidâyet bula  Nâsırın Allah ola  Bayrâm o bayr...

Adem'in Çocukları 2

Adem'in Çocukları 2 Ne sen beni dinledin, Ne ben seni anladım. Sen beni suçlu bildin, Ben seni masum sandım. Tanımadık, anlamadık, çünkü dinlemedik can kulağıyla birbirimizi Sormadık neydi derdimizi. Bilen varsa söylesin, herkes hakkını istesin; bir somun ekmek bir tas çorba ve bir bardak su. Kopardığımız fırtanaysa; denizlerde dalga doğrusu. Kim haklı diye sormayın, herkes haklı zira, kendinizi yormayın. Ölümü düşünmeden ne konuşun, ne çalışın, ne de yazın Kim bilir; kim kime muhtaç kalır ya kışın ya da yazın. Unutmayın bir de; Kardeşiz hepimiz ortak babamız Adem'de.. Can çıkmadan çıkmaz huy, sen yine de vicdanın sesini duy. Sende olanı ver. Elin uzanırsa ya uzak ya da yakın, Kimseden bir şey isteme sakın. Zahmet verme hizmetçine bile; Gün olur hepsi gelir dile.. Doğruluk yolun olsun, Yüzüne tebessüm dolsun. Verirken dahi son lokmanı; Sorgulama hiç kimsedeki imanı. Yarını düşün; Çünkü ölüm var. Bugünü yaşa; Aldığın nefes kadar. Dün yaptığın iyiliği unut, Kabahatlerini ...

KORONALI GÜNLER 9 Gerçek Kurtuluş

KORONALI GÜNLER 9 Gerçek Kurtuluş Nefes alıp veren, düşünen ve akleden insanın yaşam serüveni aslında çok da uzun sayılmaz.  Kronolojik olarak yılların sayısıyla bakınca ortalama 70-80 yıllık insan ömrünün normal koşullarda neredeyse ilk 18 yılı çocukluk ve ergenlik son 10 yılı da yaşlılık ve hastalık olarak düşülse geriye net 40-50 yıl civarı bir ömür kalır. İyi bir ebeveyn ilk çocukluk ve ergenlik yıllarında çocuğuna doğru rehberlik yapabilmişse ne ala. Yok böyle bir imkan olmamışsa hayata 1-0 yenik başlayan bir genç insan karşımızdadır. Bu problemli durum bir kenarda dursun şimdilik. Genç insan her şekilde hayatı tanımaya çalışacak. Okul, iş, aile, ekonomi,bilim, sanat, hukuk, sosyal hayat, siyaset vs ile ilgili konuları bir bir öğrenme sürecini tecrübe edecektir. Gündelik yaşamda karşılaştığı ya da karşılaşması muhtemel durumları ya birebir yaşayarak veya gözlem ya da eğitim yoluyla öğrenmiş olacak. Bunların yanı sıra kendini bekleyen malum ve muhakkak kaçınılmaz bir...
KORONALI GÜNLER 8 Salgın var deyip salgının olduğundan daha büyük bir korku saldılar dünya insanlarına. Şimdi salınan korkuyla gelen ve gelecek olan asıl felaketin getireceği salgını bekleyedurun. Virüs ne yapabilirdi? Hiç düşündünüz mü? Ya virüs korkusu? Peki, ne yaptı bize bu virüs korkusu? Korku bittiğinde ardından bize neler bırakacak? Virüsün enkazı mı büyük olurdu, yoksa korkunun ve de korkuya hükmeden iradenin tüm insanlığa bırakacağı enkaz mı? Ya da şöyle mi sormalı; birilerinin geride bırakmayı planladıkları ve kurmayı tasarladıklarının ne olduğunu anlamak için daha ne kadar elimiz kolumuz bağlı beklememiz gerekiyor? Tarih boyunca dünyaya nizam vermek isteyen güçler önceleri insan ve silah gücünü kullandı. Sonra insan, silah ve siyaset/ittifaklar kullanıldı. Son çeyrek asırda bilgi ve bilişim teknolojileri ile medya çok önemli bir güç haline geldi. Şimdi yeni dünya düzeni için yapılması olası alternatif savaş türlerinin(konvansiyonel, nükleer ...

MASAL

Resim
MASAL Bir varmış, bir yokmuş, yeryüzünde insan çokmuş.. ülkenin birinde yaşayanların çoğunun aklı başında yokmuş.. Nasıl olsun ki; bir yanda kral diğer yanda masal.. kral öldüğü halde yaşar, masalın bin bir türlüsü var.. aklı olanın aklı şaşar.. kraldan çok kralcılar siper etmişler kralı, masalcılar uydurdukça masalı; çiğnemişler her defasında koydukları kuralı.. ortada kopan kupkuru bir gürültü her iki taraftan, ne o yan ne bu yan derde derman, daima kazanan; bu oyunu kuran.. anlamamışlar yıllarca, birbirlerini  yemişler  hunharca. ne ölü kral çıkmış mezardan, ne  kesilmiş  arkası  masalın; yeni masal yeni yazardan.. ülkede bu işten kimse karlı çıkmamış, nice yıllar yaşanmış; böyle azar azar, hep hesaba yazar,  her an zarar, her yıl zarar koskoca ülkede bir aklı başında adam mı çıkmazmış? olur mu hiç; adam gibi konuşanı; ya kralcılar ya masalcılar etmişler linç.. kurtuluş için hep yeni nesil beklenmiş; ...