Kayıtlar

Ahiret etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

KAYITTAYIZ

Sanal ortamda dijital verilerinizi  shift+delete ile  silseniz dahi tamamen kaybolmadığını bilenler bilir.  Gerçek hayatta yaptıklarımız da iyi veya kötü ne varsa bütün detayları ile kayıt altına alınmıştır ve alınmaktadır.  Bu kayıtlardan istemediklerinizi tamamen silmeniz ancak o kayıtları muhafaza edenin merhametine bağlıdır.  O her şeyi bilen, her şeyden haberdar olan Allah aynı zamanda çok merhametli ve affetmeyi seven bir otorite sahibidir. Ancak hepimiz bedenen ölümlü bir hayata sahibiz. İçimizde sakladıklarımız dahil yaptığımız her şey bir gün bütün detayları ile ortaya dökülecektir.  Wkileaks belgelerinden bin beter.  Bütün şahitlikleri ile beraber, hem iyilikler hem de kötülükler. Kim ister içinin dışına çıkmasını,  gizliliklerin ayan beyan olmasını? Bir düşünsek Bu beden giysisinden sıyrılınca geriye sadece yapıp ettiklerimiz kalacak. Bıraktığımız izler bizi yaşatacak ya da kahredecek. Öteki hayat, ahiret veya öbür düny...

Ramazan ayının düşündürdükleri 3

Resim
Ramazan ayının düşündürdükleri 3 Bitkilerden farklı bir yaşam için; Dua/ibadet etmeden önce - İnanın  Konuşmadan önce - Dinleyin Harcamadan önce - Kazanın Tepki vermeden önce - Düşünün Vazgeçmeden önce - Deneyin  Ölmeden önce - Ölümü düşünerek yaşayın Değerli bir yaşamın ilk şartı önünü ardını, yani niçin yaratıldığını ve sonunu(ahiret) düşünmektir. İlahi bir kitaba inanmak için sadece ölümü ve sonrasını bile düşünmek yeter sanırım. Kendi sonunu düşünmemek nasıl bir ruh halidir bilemiyorum.  Düşünmeyenlerin akıl sağlığı yerinde değildir ve onlar hiçbir şeyden sorumlu da değillerdir.  Aç ve susuz kalmak insanın daha çok düşünmesi ve sorgulama yapması için oldukça iyi bir şeydir. Fizyolojik olarak bedenin, özellikle hormonların dinlenmesi ile insanın ruh halini değiştirir ve düşünme melekesi gelişir.  Kuranı Kerim’de yüzlerce kez düşünmek, akletmek, tefekkür etmek, idrak etmek, anlamak emredilir veya tavsiye edilir insana.  Oruçla ve orucun getirdiği ruh hali...

Ramazan ayının düşündürdükleri 2

Konfor dünyada sahte cenneti yaşatır insana. Konfora erişmeyi bunun için ister insan, kavuşunca da bırakmayı hiç istemez. Sonra da konforunu korumak için neler feda eder anlamak için herkes kendine ve yakın çevresine baksın yeter. Sonunda ölüm olduğunu bile bile, yani toprakta çürüyüp gidecek bir bedenin bu kadar konfora alıştırılması ve bunca şeyin bencilce feda edilmesi ahiret inancı olan insan için ne büyük saçmalık. Ahirete inanmıyorsa cenneti bu dünyada yaşamak istemesinden daha doğal bir şey de olamaz tabii ki. Bu dünyadaki bütün çatışmaların temeli işte bu sanırım.  Cenneti bu dünyada yaşamak isteyen ile Hak ve adalete inanan ve ahirette cennete kavuşmayı uman arasındaki mücadele bitmemiş ve bitmeyecek. Safını belli etmeyenler ise en tehlikelisi bence.. Peyami Bayram 9 Nisan 2022, 18 Ramazan 1444 Arnavutköy, İstanbul 

Ölüm ve Sonrası

Ölüm ve Sonrası Hayatta duymak istemediğimiz, hatta düşünmek, aklımıza dahi getirmek istemediğimiz şeyler vardır.  Ölüm bunların en baskınıdır zahir.  İnsanlar hayatı, yaşamayı, canlı olmayı, diri kalmayı sever, ömrüne ömür katılsın ister.  Öyle ki yaşlandıkça dünyaya bağlanma daha da artar. Çünkü mal, mülk, makam, mevki, çoluk, çocuk, torunlar derken insanın terk edemeyeceği şeyler çoğalır, hayatla bağları sıkılaşır.  Aslında kimsenin yaşlanarak belli bir yaşın üstünde hayata veda etmek gibi bir garantisi yoktur ama yine de yaşanılan toplumdaki ölüm yaşı ortalaması sanki herkes için geçerliymiş gibi varsayılır. Hatta ortalama insan yaşam süresinin sonuna yaklaştıkça bunu daha da ötelemek isteriz. Bu minval üzere yaşarken  çoğu insan  ölümü hep uzak görmek, mümkünse hiç düşünmeden yaşamak ister. Dolayısıyla ölüm gerçeğini uzak gören, düşüncesini dahi kafasından uzak tutan kişiler aslında ölümle doğrudan ya da dolaylı ilintisi olan bir çok şeyi yapmayı ertel...

Bugün ve Sonrası

Bugün ve Sonrası Daima bir sonraki merhaleye ulaşmak için sabırsızlanıyoruz. Elde etme ihtimalimiz çok düşük bile olsa daha konforlu ve hatta lüks bir hayata erişmek için çaba sarf edip, didiniyoruz. Bu yüzden, belki de beyhude koşturmaca sebebiyle, içinde bulunduğumuz anı ve ortamı çoğu zaman  ıskalıyoruz. Halbuki yaşadığımız her bir an birikerek bizim bir sonraki merhalemizi hazırlıyor. Her gün kumbarasına bir lira atmak veya herhangi bir kağıt kırpıntısı atmak gibi bir durum aslında bu. Tercih bizim. Ya bundan sonraki merhale/hayat için bir şeyler biriktirir ve biriktirdiklerimizle refah ve huzur içinde yaşarız ya da elemli bir ziyan bizi bekliyordur. Karar bizim. "Kadınlar, soy-sop, kariyer, yük yük altın ve döviz, lüks arabalar, hisse senetleri, emlak ve bol kazançlı işler gibi nefsin şiddetle arzuladığı şeyler insana süslü gösterildi. Bunların hepsi dünya hayatının geçimliğidir. Oysa asıl varılacak güzel yer ancak Allah'ın katındadır."  (Âl-i İmran 3:14...