Koronalı Günler 4 Yakın TEHDİT ve uzak TEHLİKE

Koronalı Günler 4

Yakın TEHDİT(*) ve uzak TEHLİKE(**)


İnsanoğlu çocukluğundan itibaren korkularıyla yaşar.
Korkulardan kaçarak sığınacak güvenli bir yer arar kendine.
Bazen anne kucağında bulur bu güven hissini, bazen kapısını kapattığında sıcak yuvasında, kimi zaman bir hastanede, bazen de bir ibadethanede. Bazı durumlarda da bir şeylere sığınmaktan kaçar, sanki meydan okurcasına alkol ve uyuşturucuyla perde çeker korkularıyla arasına.

Korku aslında öğretilmiştir insana. Doğuştan gelen doğal tepkilerin belirli durumlarda harekete geçirilmesi ile belletilen bir duygu durumudur. Başka bir deyişle bir şartlandırmanın, bir yönlendirmenin hasılasıdır insanın zihninde oluşturulan. Önce ebeveynin, ardından sosyal çevrenin etkisinde kalan insan ilerleyen yaşlarda eğitim, iş ve yaşam koşulları ile birlikte daha karmaşık bir çevrenin içinde bulur kendini. Buradan aldığı etkiler zamanla bireysel duygudurumun yanına mensubu olduğu toplumun kollektif davranış kalıpları ile benzeşerek ortak bir hareket tarzına dönüşür.

Tam da burada ebeveyn ve aileden sözde bağımsızlaşan ve "birey" olan insan toplumu yöneten/yönlendiren iradenin yörüngesine girmiştir. Artık kendinin küçük korkularının yanında asıl neden korkması gerektiğini ona fısıldayan bir etkinin altındadır. Geçim derdi/işsiz kalma, konfor, makam/mevki, şöhret, sağlık, adalet, emniyet/asayiş, gelecek kaygısı gibi ekonomik, sosyal, siyasal, tıbbi ve hukuki bir takım konular insanın en temel korkuları olarak önüne konmaktadır bu irade tarafından. 

İnsan hayatta kendi yaşadıklarına ve insanlığın bugüne kadar getirdiği ortak tecrübeye baksa bu sıralananların kendi karşısına çıkma durumu, hele de olumsuzlukların gerçekleşme ihtimali aslında çok düşük bir orandır. Fakat her nedense insanoğlu belki hayatta karşısına çıkma ihtimali zayıf bir olayı ve onun olumsuz tarafını çok dert eder. İnsan yukarıda bahsettiğimiz fısıldamaların o derece tesirinde kalır ki o çok uzak tehlike sanki hemen karşısındaymış hissine kapılır. Çünkü ona bu uzak tehlikenin şimdiki korkusunu yaşatanların bu korkudan beslenen çok yakın menfaatleri bulunmaktadır.

Bütün bunların yanısıra insan kendisiyle başbaşa kaldığında, hele belli bir yaştan sonra karşısındaki en yakın tehdidin ölüm olduğunu düşünmeye başlıyor. Nerede, ne zaman ve nasıl geleceği bilinmeyen fakat geleceğinden asla şüphe edilmeyen ölüm. İşte insan için mutlak surette gerçekleşecek yegane yakın tehdit ölümdür. 

Kısacası ölüme hazırlık yapmayan insanın korkacağı/korkutulacağı tehlike çoktur..

Peyami Bayram
5 Nisan 2020
Arnavutköy, İstanbul


(*)Tehdit; Arapça tahdid(korkutma, tehdit etme) ve haddakırdı, yıktı, korkutarak ele geçirdi) kökünden gelen bizim dilimizde  g
özdağı, zılgıt, korkutma, yıldırma şeklinde karşılığı olan bir kelime.


(**)Tehlike; Arapça tahlika/tahluka(mahv, bela, helak olma) ve halaka(tükendi, helak oldu) kökünden gelen
1. Büyük zarar veya yok olmaya yol açabilecek durum, muhatara
2. Gerçekleşme ihtimali bulunan fakat istenmeyen sakıncalı durum
manalarına gelen bir kelime





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İstikamet ve istikamet açısı

Hürriyet Kasidesi Şiiri ve Çözümlemesi - Namık Kemal

EŞEK ve EŞEKLİK