Bir haber(eski tarihli olduğuna bakmayın, sorun eskimez...):

http://t24.com.tr/haber/bir-gunde-70-kisiye-satildim,71993


İnananlar için bir ayet:

81 - TEKVÎR/8-9 Ve sorulduğu zaman o diri diri toprağa gömülen kıza; Hangi suçtan ötürü gömüldü? diye.
(Günümüzde bu kadınlardır diri diri toprağa gömülenler)

Utandım, 
erkekliğimden, 
adamlığımdan, 
müslümanlığımdan, 
insanlığımdan..
Çok utandım..

Allahım sen affet bizi.

Şimdi herkes başını iki elinin arasına alıp düşünmeli.. 
Ne yapabilirim? diye...

Bu memlekette adam gibi, erkek gibi, müslüman gibi yiğitçe yaşadığını sanan biz.
Şanlı tarihiyle övünen, hamaset nutukları atan biz.
Çağdaşlık, modernlik, hukuk devleti nutukları atan biz.
Dünyaları kurtaran, cihan hükümdarlığı hikayeleri anlatan biz.
Cömertlik, cesaret, özgüven, fedakarlık misalleri veren biz.
Ve elbette ırz, namus, haysiyet ve onur timsali "erkek adam" olduğumuzu iddia eden biz.
Güçlü aile bağlarından dem vuran, yardımsever, misafirperver bir millet olduğumuzla övünen biz.
Türklüğümüze toz kondurmayan "kahramanlıkta üstümüze olmayan" biz.
Müslümanlığı en güzel yaşayan, en büyük bütçeyi Diyanet'e ayıran, hac kontenjanlarını patlatan, umre rekorları kıran, dünyanın dört bir yanına kurbanlar, yardımlar ulaştıran biz.
Yüz küsür ülkede okullar, kurslar, yurtlar açan yine biz.
Tarih sahnesinde vazifesini tamamlayan liderlerini hala yaşıyor zannederek yenilerini yetiştirmeyen de biz.

İşte biz böyleyiz;

Doğuyu ve doğuluları beğenmeyiz.
Batıya kızar, küfreder, kahrederiz. Bilim, film, felsefe ve hatta seyahat için batıya gideriz.

Muhafazakarlarımız rezidansta yaşar.
Ateistimiz kurban keser, bayram kutlar.
Herkes futbol, siyaset, eğitim, din ve tıp uzmanıdır.
Bir araya gelince hükümet yıkar, hükümet kurarız, küfrettiğimiz siyasetçiyle karşılaşınca "sayın vekilim/başkanım" moduna hemen geçeriz.
En milliyetçimiz askerlikten yırtmanın, hadi olmadı bedelli yapmanın yolunu arar.
Kamuda işini halletmek için her zaman "adamını" devreye sokmaya yelteniriz.
Kendi rahatımızı bozmamak için komşularımızı rahatsız eden de biziz.
Gece eğlencesinden, tatil köylerinden "şehitler ölmez" mesajları veren de biz.
Milyoner kapitalist müslümanları, 
konformist sosyal demokratları, 
silahlı örgüt mensubu barış taraftarı da biziz.
Elbette adaleti cebi ile cüzdanı arasındaki hakim/savcılar da bizden.
Sahnelerde sözde kardeşlik türküleri söyleyip, halkların kardeşliği nutukları atıp geride Arap, Türk, Kürt, Şii/Alevi hasımlığı yapan da biziz.


Bu yaşa geldim hala anlayamadım, 
bu güzel ülkemin yurttaşları olarak; 
biz neyiz? 
ne değiliz? 
kimiz? 
neyin nesiyiz? 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İstikamet ve istikamet açısı

Hürriyet Kasidesi Şiiri ve Çözümlemesi - Namık Kemal

EŞEK ve EŞEKLİK