Ölüm ve Sonrası
Ölüm ve Sonrası Hayatta duymak istemediğimiz, hatta düşünmek, aklımıza dahi getirmek istemediğimiz şeyler vardır. Ölüm bunların en baskınıdır zahir. İnsanlar hayatı, yaşamayı, canlı olmayı, diri kalmayı sever, ömrüne ömür katılsın ister. Öyle ki yaşlandıkça dünyaya bağlanma daha da artar. Çünkü mal, mülk, makam, mevki, çoluk, çocuk, torunlar derken insanın terk edemeyeceği şeyler çoğalır, hayatla bağları sıkılaşır. Aslında kimsenin yaşlanarak belli bir yaşın üstünde hayata veda etmek gibi bir garantisi yoktur ama yine de yaşanılan toplumdaki ölüm yaşı ortalaması sanki herkes için geçerliymiş gibi varsayılır. Hatta ortalama insan yaşam süresinin sonuna yaklaştıkça bunu daha da ötelemek isteriz. Bu minval üzere yaşarken çoğu insan ölümü hep uzak görmek, mümkünse hiç düşünmeden yaşamak ister. Dolayısıyla ölüm gerçeğini uzak gören, düşüncesini dahi kafasından uzak tutan kişiler aslında ölümle doğrudan ya da dolaylı ilintisi olan bir çok şeyi yapmayı ertel...