Bir yıl sonu..

365 günü biriktirince olur size bir yıl.
Her biten gün aslında bir ömür gibidir.
Her sabah kalkış yeni bir hayat veya yeniden doğuş gibidir. Taze bir güne/hayata başlamak ne güzeldir. Taptaze bir enerjiyle, umutla ve şevkle..
Gün boyu gittikçe artan bir tempoyla bir o yana bir bu yana koşuşturmalar, arayanlar, hesaplar, ödemeler, tahsilatlar, trafik, ziyaretler, raporlar, planlar, toplantılar, mesajlar ..
Gün ortasında vakit bulup biraz dinlenme veya yemek molasının ardından tekrar aynı tempo.
Dünyanın dönüşünü durduramayan insanın hallettiği, tamamladığı, başardığı ve çözdüğü sorunların yanında yetiştiremediği, ertelediği, unuttuğu, ihmal ettiği, savsakladığı, umursamadığı, başaramadığı bir çok şeyi geride bırakarak gününü tamamlaması kaçınılmazdır.
Akşam olup da el ayak çekilince şöyle başını yatağa koyup uzanması tıpkı öldükten sonra toprağa yatırılan cansız bedeni gibi ve uykuya dalması da ölüm gibidir.
Bütün bir gün aslında bir ömrün özeti gibi değil mi?
İnsanın ömür sermayesinin her gün bir kısmı eksiliyor veya bir başka deyişle hesaba geçirilmiş bir gün daha kaydediliyor artıları ve eksileriyle.
Bir yılın sonunda tam 365 günlük bir hesap birikmiş oluyor.
Kim bu hesabı tutuyor?
Bilançoyu bilen var mı?
Borçları-alacakları kim hesaplıyor?
Bilinen hesaplar var, bilinmeyen hesaplar var.
Kime selam verdim de almadı?
Kim söz verip de sözünde durmadı?
Kim bana muhtaçken ben ona el uzatmadım?
Nerede olmam gerekirdi, ben nerede durdum?
Hangi yanlışları yaptım? Hangilerini düzelttim?
Nasıl bir yıl düşlemiştim, nasıl yaşadım?
Bunun gibi daha bir çok sorunun cevabını kendi vicdanıma soruyorum şimdi her günün akşamında sorduğum gibi.
Ve biliyorum ki apansızın göçüp gideceğim bu dünyadan.
Ve bu sorulardan çok daha fazlası bana da sorulacak.

Elbette biliyorum yarın ümittir, yeni bir başlangıçtır, kaybettiklerimi bulma, unuttuklarımı hatırlama, ihmal ettiklerimi ikmal etme, pişmanlıklarımı telafi etmek için bir fırsattır.
Evet her gün yeni bir ölüm ve yeni bir doğum yaşanır benim dünyamda.
Kimsenin kimseye kendisinden daha fazla yardımda bulunamadığı bu dünyada ben de kendim için ne hazırlarım yarınki yolculuğa ona bakıyorum.
Yanıma alacağım bir kaç şey var yarın için:
- İnancım,
- Önceki günden kalan hesaplarım,
- Samimiyetim,
- Umudum,
- Yoldaşım..

Herkese mutlu yarınlar... 

Peyami Bayram
İstanbul
31 Aralık 2012




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İstikamet ve istikamet açısı

Hürriyet Kasidesi Şiiri ve Çözümlemesi - Namık Kemal

EŞEK ve EŞEKLİK