Kayıtlar

SEVMEK VE İSTEMEK

SEVMEK VE İSTEMEK « Kendileri zaruret içinde bulunsalar bile onları kendilerine tercih ederler. Kim nefsinin cimriliğinden korunursa, işte onlar kurtuluşa erenlerdir. » (Haşr, 59/9) “Birbirinizi sevmedikçe gerçekten iman etmiş olamazsınız; iman etmeden de cennete giremezsiniz.” Eskilerin “çarıklı erkan-ı harp” dedikleri güzel Anadolu’nun saf aklı der ki "kuru kuru gadan alam, takır takır gurban olam". Evet sevmek bir iddiadır ve her iddia mutlaka ispat ister. Bu deyim tam da buna işaret ediyor. İspatı olmadığı takdirde en samimi sevgi sözcükleri bile iddia olmaktan öte geçemez ve havada kalır. İnsan ilişkilerinde biz bu çabayı gösterdiğimiz oranda sevgiye karşılık buluruz. Malumdur ki emek sarf etmeden kazanç olmaz.  Mahlukun birbirine karşı ilişkisindeki bu külfet-nimet dengesi tamamen maddi gibi görünse de manevi/duygusal boyutta da böyledir. Ferhat’ın dağlar delmesi, Mecnun’un çöller geçmesi hep bu sebepledir. Kişinin sevdiğine bir hediye alması, ona u...
BİR YANIM HEP AĞLAR BENİM Merasim kıyafetli sünnet çocuğu misali bir günlük saltanatı  bir ömür sanan, düğünde ağlayan, cenazede gülen; yaşadığı her anı  kaygısızca tüketen bizim istikbâlimizdir.  Genç nesil; karşımda duran, sanki  taptaze bir enkaz.  İçimdeki yangını söndürmeye bir orman yetmez.  Nereden başlasak diyor vicdan siperi, ne de olsa  hepsi bu milletin neferi.  İsimleri kimliklerinin önündedir, farkında değil çokları; ortasında kaldığı savaşın ve duyarsız kalsın diye taze bedenlerine sunulan baldan tatlı haz tutkusu  narkotik etkisindedir, ve nereden bilsin ki cümlesi hariçten ithal.  Kısırdır ölçümleri eğitim denilen; zamanı bizden beyhude çalan  alafrangalığın, adeta çukura giden bir patika, fayda yok; ne içi boş malumatfuruşluklar ne de istikbale hazırlanış.  Sadece bir yarış; neslin kendini içinde bulduğu; bugün umduğu, yarı...
Çok şükür Ne yok olduk; Hep çok olduk, Çok şükür.. Aç kalmadık, Hep tok olduk; Çok şükür.. Aramadan bulduk, Lütfunla olduk; Çok şükür.. Başa gelirse kaza, Elimizdendir keza; Çok şükür.. Verdiği ne çoktur, Aldığı hiç yoktur, Çok şükür.. Hoş, görünür belki; O bilir içim dışım. Her ne varsa; Es-Settar sırdaşım. Çok şükür.. Affımı dilerim; Ancak senden. Ümit ederim; Kereminden.  Çok şükür.. Peyami Bayram 11/01/2018 İstanbul 
Dün İstanbul Maltepe’de masum iki küçük kız çocuğunun cansız bedenleri toprağa verildi ve bugün mübarek cuma mesajları veriyoruz birbirimize.... “ve diri diri gömülen kız çocuklarına sorulduğunda; hangi suçtan dolayı öldürüldükleri,” 81. Tekvir 8-9 http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2013/01/20130118-2.htm Allah bizim belamızı verir bu gidişle. Ne Allah’ın vahyine kulak astığımız var ne de kendi yaptığımız kanunlara, kurallara uyduğumuz. Kim verecek bu yavrucakların hesabını şimdi? Hiç birimiz masum değiliz. Hepimizin eline kan bulaştı, o çocukların çığlıkları, o annenin kısık sesli feryadı hepimizin boynuna bir yafta gibi asıldı. Yazık oluyor bize, yazık ediyoruz geleceğimize. Allahım sen bizi affet, affını istemekten bile hayâ ediyorum lakin gidecek başka mercî yok, merhametine muhtâcız, bize merhamet et, bizi merhametli et yâ Rabbî. 5/1/2018

Nasihat 5

Yılın ilk iş gününde akla düşenler.. Nasihat 5 1. Her başlayan biter. Acılar, sevinçler, günler, yıllar ve tabii ki hayat da.. Fırsat varken hayatı ıskalama. 2. Her gün güneş yeniden doğar. Allah’ın verdiği nimetler sınırsızdır. Yaratılmış her canlının nasibi de onunla birlikte var edilmiştir yeryüzünde. Umutların da sınırı yok. Umudunu asla yitirme. 3. Yarın için hiç kimsenin yaşama güvencesi yok. Bugün yaptıkların ve tasarladıkların yarına mutlaka kalır. Ya seninle ya sensiz. Bencil olma ve sadece bugün için düşünme.. 4. Unutma, hayat bir akarsu gibidir. Kıymetsiz şeyler suyun üstünde sürüklenir gider, çer çöp gibi. Kıymetli olanlar suya yön verir, kaya gibi... Her doğan gün ile beraber yeniden “Bismillah” de ve çık yola. Yolun açık, gönlün şen, umudun gülşen olsun. Peyami Bayram 02/01/2018 İstanbul

Bir yıl sonu..

Bir yıl sonu.. 365 günü biriktirince olur size bir yıl. Her biten gün aslında bir ömür gibidir. Her sabah kalkış yeni bir hayat veya yeniden doğuş gibidir. Taze bir güne/hayata başlamak ne güzeldir. Taptaze bir enerjiyle, umutla ve şevkle.. Gün boyu gittikçe artan bir tempoyla bir o yana bir bu yana koşuşturmalar, arayanlar, hesaplar, ödemeler, tahsilatlar, trafik, ziyaretler, raporlar, planlar, toplantılar, mesajlar .. Gün ortasında vakit bulup biraz dinlenme veya yemek molasının ardından tekrar aynı tempo. Dünyanın dönüşünü durduramayan insanın hallettiği, tamamladığı, başardığı ve çözdüğü sorunların yanında yetiştiremediği, ertelediği, unuttuğu, ihmal ettiği, savsakladığı, umursamadığı, başaramadığı bir çok şeyi geride bırakarak gününü tamamlaması kaçınılmazdır. Akşam olup da el ayak çekilince şöyle başını yatağa koyup uzanması tıpkı öldükten sonra toprağa yatırılan cansız bedeni gibi ve uykuya dalması da ölüm gibidir. Bütün bir gün aslında bir ömrün özeti gibi değil mi? İ...

Nasihat 4

Allah ne yaptığınızı biliyor. (Ankebut/45) Nasihat 4 Kime dönersen yüzünü; ondan alırsın sözünü.  Kısmetin heybendedir,  başkasının malına çevirme gözünü.  İstemek yetmez,  azimle çok çalışmalı insan,  işine vermeli hep özünü.  Peyami Bayram 25/11/2017 Ankara

Nasihat 3

Nasihat 3 Hangi işin çıraklığını yaparsan o işin ustası olursun. Aman sakın ola çıraklığını yapmadığın bir işte usta olmaya çalışma rezil olursun. Önce kabiliyet ve istidadına göre bir iş seç, ustanı da bu işin erbabından seçmelisin. Usta olsan da ustana saygı ve hürmette kusur etme. Hele vefasızlık hiç etme. Çırak yetiştirmezsen ustalığın gelişmez, hatta körelir. Bol bol çırak yetiştir. Eserini ve emeğini değerinden ucuza satma, süslü ve abartılı gösterip kimseyi de aldatma. - Bilmediğini öğren, - Anlamadığını sor, - İşin ve sanatınla ilgili yenilikleri takip et, - Kendini geliştirmek için okumaya ve araştırmaya mutlaka zaman ayır, - Güne erken başlamayı prensip edin, gün ağardıktan sonra yatmak tembelliktendir. - Hatanı kabul et ki hatalar tekrar etmesin, - İşinle ve eserinle övünme; senden iyisi de vardır veya olacaktır, - Bilginin cimriliğini yapma, unutma ki cömertlik gerçek zenginliktir. - Kazancında ailenin, fakirlerin ve yaşadığın beldenin hakkı var, hiçbi...

İslam, Batı ve Müslümanlar

"Bir insanı haksız yere öldüren bütün insanlığı öldürmüş gibidir." "Kendinize yapılmasını istemediğiniz şeyi başkasına yapmayın." 1.  "Müslüman"lara karşı zaten müteyakkız halde olan tüm Avrupa ve batılı ülkeler Fransa'daki olaylar üzerinden harekete geçirilmek isteniyor. 2. Beyaz Adam'ın Orta Doğu olarak adlandırdığı coğrafyada yüz yıl önce yapılan paylaşımın yenilenmesi isteniyor. Şimdiki güçler oranında hisseler isteniyor diyebiliriz. 3. İslamofobiye haklılık kazandırılarak batılı ülkelerde "cadı avı" başlatılabilir. Böylece Avrupa'da artmakta olan Müslüman nüfus azaltılabilir. Göçmenlerin girişine engel olmanın haklılığı ve bunlara karşı katı tutumun sürdürülerek kalıcı kılınması sağlanabilir. 4. Türkiye'nin bu süreçte safını netleştirmesi istenecektir. Batı'dan yana mı yoksa Orta Doğu'lu ve Müslüman bir ülke olarak İslam safında mı? 5. Adına Batı'da "barış", "demokrasi" vs. bizim...

Üniversite ve Özgürlük

Resim
Üniversite ve Özgürlük Jonathan R. Cole   ,   Çeviren : Asena Günal   |   (Sayı : 142-143 - Şubat-Mart 2001) Edward Said’i İsrail tarafına taş atarken gösteren fotoğrafın yayımlanmasının ardından, Columbia Üniversitesi’nde Yahudi öğrenci birlikleri, Said’in görevden uzaklaştırılması talebinde bulundular. Aşağıdaki metin, Edward Said’in Columbia Üniversitesi’nden atılması talebine karşılık üniversitenin yaptığı resmî açıklamadır: “Edward Said Meselesi Hakkında” Columbia Üniversitesi Öğrenci Konseyi, profesör Edward Said’le ilgili kampüsteki tartışmada idarenin pozisyonuna ilişkin bir açıklamada bulunmamızı talep etti; bu yazı, rektör Rupp ve kendi adıma verdiğim yanıttır. Bugüne kadar bu açıklamayı yapmaya yanaşmadım, çünkü bana göre burada Columbia’da benimsenen değerler, başından beri gayet iyi bilinir ve açıktır, teyide ihtiyaç duymaz. Yine de bunu yapacağım zira kimi zaman herhangi bir büyük üniversitenin dayandığı temel prensipleri tekrar etmek ye...